Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
MaYRıT. Blogger tarafından desteklenmektedir.

Selimiye Camii, Üç Şerefeli Cami , Eski Cami ve Dar-ül Hadis Camii

Eski Cami’nin YazısıSelimiye’nin YapısıMuradiye’nin ÇinileriBayazıt’ın Sinisive Üç Şerefeli’nin Kapısı…


Selimiye Camii: Osmanlı padişahı II. Selim tarafından Mimar Sinan'a yaptırılmıştır. Bu şaheser Edirne'yi Edirne yapan en büyük eserdir. İhtişamı, duruşu, manevi huzuru açısından doyurucu mükemmel camii. Dünya mirası listesine eklenmiştir 2011 yılında.Yapının içi İznik Çinileriyle süslenmiş ancak Rus Savaşları sırasında çiniler sökülerek götürülmüştür. 3 kapısı ve iç avlusundaysa büyük bir şadırvanı bulunmaktadır. 1568 yılında başlanan eser 1575 yılında hizmete girmiştir.  

Her cuma günü çevre illerden buraya düzenlenen turlarla cuma namazı kılmayan gelen büyük kafileler gelmektedir. Edirne'nin her yerinden gözükmesi de ayrı bir güzelliğidir. Şehir camiinin etrafında toplanmış ve yakınında merkezi oluşturmuştır.
Camii avlusunda 2 müze bulunuyor. İçerisinde Edirne'nin tarihi geçmişi ve Camii'ye ait parçalar sergilenmekte. Bir de unutmadan söyleyeyim camiiye giderken kuşlar için yem satan teyzeler ve hatıra fotoğrafçıları mevcut. Onlarnda gönlünü almadan geçmeyin.
 
 Üç Şerefeli Cami:
Osmanlı mimaresindeki ilk şadırvanlı avlu bu camidedir. Söylenenlere göre 3 şerefeli camii için özel izin alınması gerekiyormuş başta şeyhülislam ve padişahtan. Her şerefeye ayrı yollardan çıkılmaktadır. Selimi Camii'nin tasarlanmasında da bu camiinin ilginç mimarisi ve altyapısı olduğu söylenmektedir.

Edirne




Eski Cami: 
Mimarı Konyalı Hacı Alaaddin'dir. Teknik anlamda bilgi vermek yerine bende bıraktığı izlenimi aktarmak istiyorum. Öncelikle bu mimari yapısal anlamda oturaklı ve gniş gözüküyor. Dış yapısı sade ve Arapça yazı işlemeleriyle mükemmel bir süslemeye sahip. İçerisindeki dinginlik, huzur kesinlikle çok ayrı bir rahatlık veriyor. Selimiye, 3 şerefeli ve eski camii üçgeni manevi doygunluğu tamamlıyor. gitmeden mutlaka görün ve burada o dev yazıları hissederek gezip bir vakit namazı burada kılın mutlaka.


Dar-ül Hadis Camii:
İsminden de anlaşılacağı üzere amacı Hadis Okulu olarak açılmıştır. Fatih Sultan Mehmet ilk hadis eğitimini burada almıştır. Balkan Savaşları sırasında camiinin minaresi yıkılmıştır. Burayı özel kılan detay ise Balkanlardaki ilk yükseköğretim için kurulan medrese oluşudur.










Camiilerle ilgili genel değerlendirmelerim şimdilik bu kadar. Edirne Maneviyatta İstanbul kadar başkentlik etmiştir Osmanlıya. Günümüze kadar ulaşan bu eserler hala milyonlarca insana ulaşıyor. Gelin, görün, gezin ve yaşayın. Şimdilik yazacaklarım bu kadar. Sonraki yazılarımda görüşmek dileğiyle.

Edirne Hakkında Genel Bilgi

Edirne, Yunanistan ve Bulgaristan arasında kalan sınır şehrimizdir. Tunca, Meriç ve Arda nehirleri bu ilimiz sınırlarından geçiyor.Ova üzerinde bulunduğundan düzlükte yer alıyor. Ulaşım açısından İstanbul'a ve Avrupa'ya yakınlığı buranın Osmanlılar tarafından başkent yapılmasında önemli rol oynamıştır. Fatih Sultan Mehmet burada eğitim almış ve mimari açıdan da oldukça değerli yapıla mevcuttur.  Selimiye CamiiÜç Şerefeli Cami ve Eski Cami , Dar-ül Hadis CamiiII. Beyazıt Külliyesi, Sveti Konstantin-Elena Bulgar Kilisesi,  Edirne Büyük Sinagogu, Selimiye ArastasıBedesten ve Alipaşa adlı üç kapalıçarşısı bulunuyor. Daha saymakla bitmeyecek eserler var ancak başlıcaları bunlardır.




Şehir içinde Eskişehirdeki gibi dökme heykeller mevcut. Ara sokaklar hep bu heykellere çıkıyor. Şehrin altyapısı her yağmurda patlak verse de yürümek, gezmek ve bir yerden başka bir yere ulaşım için yürümek yeterlidir.






Edirne'nin nesi meşhurdur? Her ilin bir şeylerle ön plana çıktığını düşünürsek burada akla ilk gelen şey ciğer. Tavada kızartarak yapılıp yanında kurutulmuş biber ve acı sos ikram ediliyor. Reklam olmasın diye mekan söylemeyeceğim ama aşağı yukarı aynı lezzette sayılır mekanlarda yedikleriniz. Acıbadem, köfte, peynir tatlısı, badem ezmesi ve Edirne Peyniri almadan gitmeyin. Saraçlar Caddesinde gezerken zaten hepsini satan dükkanları görebilirsiniz.



Denize olan yakınlığı ve yeşilliği arayanlar için oldukça cazip yerlerde mevcut. Enez ve Keşan'da Ege Denizinin mavi sularına ulaşabilirken, Karaağaç'ta ağaçlıklar içerisinde piknik, Meriç kenarındaki lokantalarda mükemmel bir kahvaltı yapmak mümkün. 


Alışverişe gelecek olursak 2 tane avm mevcut(Margi ve Kipa). Erasta'da yapım aşamasında. Şehir küçük olunca buralar yetiyor gibi gözükse de nüfüsün artması ve öğrenci potansiyelinin çok olması ihtiyaç doğuruyor. Her şeyi bulabileceğiniz bu şehirde biraz daha fazlası göz çıkarmaz. 2 tane büyük sineması (cinemarine) ve çeşitli markaları bulacağınız şehir çarşısı sizlere yetecektir. 


Şehri başka yazılarımda ayrıntılı olarak anlatacağım. Şimdilik bu yazıyla yetinin. Sonraki yazılarımda görüşmek dileğiyle.

Online Ziyaretçi

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı